Çok Çalışarak Yarına Hazırlanın

Kocaeli Üniversitesi İletişim Festivali kapsamında ‘Medya ve Spor’ söyleşisi gerçekleştirildi.

Bu Gönderiyi Paylaş

Festivalin ikinci gününde İletişim Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Gürsoy Değirmencioğlu’nun moderatörlüğünde Medya ve Spor söyleşisine Ersin Düzen ve Seyhan Şaşko konuk olarak katıldı. Şaşko ve Düzen, geleneksel medya, medyada kadın, profesyonellik ve dijital medya konularında katılımcılar bilgiler aktardı. Kadının medyadaki yerini dair Şaşko: “Kadınların piyasada yer edinmesinin tek şansı, çok çalışmak.” dedi.

“MEDYADA KADINLARIN SAYISI ARTIYOR”

Türkiye’de herhangi bir konuda kadın olma durumunun konuşulması bırakıldığında ayrımcılığın ortadan kalkarak, bu olayın normalleşeceğini belirten Seyhan Şaşko futbolun erkek egemenliğinde olan bir branş olduğunu vurguladı. “Zor zamanlar yaşadığım oldu fakat bir noktadan sonra bu duruma karşı bağışıklık kazandım.” ifadelerini kullanan Şaşko, medyada kadınların sayısının her geçen gün arttığını ve bu durumun çok hoşuna gittiğini dile getirdi. Şaşko, medya sektöründe yer almak isteyen kadınların tek şansının çok çalışmak olduğunu belirtti. Üniversitede eğitim almaya başladığı dönemden itibaren sürekli olarak staj yaptığının altını çizen Şaşko, teorik bilginin çok önemli olduğunu fakat uygulamalı olarak sektörün içerisinde yer almanın daha değerli olduğunu aktardı. Medyada yer almak için dilin önemli bir faktör olduğunu vurgulayan Şaşko, İspanyolcayı 26 yaşında öğrenmeye başladığını dile getirdi. Seyhan Şaşko Günümüzde yayın yapabilecek en iyi seviyede kendisini geliştirdiğini söyleyerek şunları ekledi: “Bu çok çabalayarak gerçekleşebilecek bir durum ve 20’li yaşlar dil öğrenmek için geç değil.”

‘HAYATIMIN EN GÜZEL 14 GÜNÜ’

Seyhan Şaşko, Türk futbolunun gelişiminin ve başarısının tek bir sebeple açıklanmayacağını birçok parametrenin olduğunu belirterek futbolun günümüzde bir endüstri olduğunu dile getirdi. Kariyeri açısından 2020’de tek maçlar üzerinden düzenlenen Şampiyonlar Ligi Lizbon finallerini unutamadığına değinen Şaşko, pandemiden ötürü kapalı olan stadyumlarda Türkiye’den finalleri izleyen tek kişi olduğuna vurgu yaptı. Şaşko, “Hayatımın en güzel 14 günüydü. Mesela 8-2 sonuçlu unutulmaz Bayern Münih-Barcelona maçında da oradaydım.” sözlerini kullandı. Eşiyle beraber aynı mesleği icra etmenin pozitif yanlarının daha baskın olduğunun altını çizen Şaşko, evde sürekli maç ve spor takibi yapıldığını fakat hayatlarının sadece futboldan ibaret de olmadığını dile getirdi. Herhangi bir sporcuyla yaşadığı anı sorulduğunda Şaşko, Zidane’nin çilek koktuğunu, sürekli çilekli sakız çiğnediğini anlattı.

MARKA OLMA YOLUNDA

Mesleğe alaylı bir şekilde başladığını belirten Ersin Düzen, 1992’de özel radyolar açıldığında sektöre ilk adımını attığını söyledi. Üniversiteye mesleğe adım attıktan sonra başlayan Düzen, öğrencilik zamanlarında kendini bu alanda daha çok geliştirdiğini ve şimdiye göre o dönemin şartlarının daha da zor olduğunu aktardı. Sektör için dilin öneminden bahseden Düzen, mutlaka yabancı dil öğrenilmesini tavsiyede etti. Birçok yabancı ülkeye gittiğini, yabancı sporcularla röportaj yaptığını tamamen yabancı diline borçlu olduğunu söyleyen Düzen, gerçekleştirdiği bu işlerin kendisini tanıtabilme ve marka olma yolunda daha avantajlı hale getirdiğini vurguladı.

TRT’DE DAHA AZ KAZANIYORDUM

Dijital medyanın reklam ve izleyici pazarı açısından ana akım medyadan daha farklı olduğunu vurgulayan Düzen, dijital medyada var olabilmek için sürekli olarak güncel düşünebilmek, normalden farklı olarak kitlelerin ilgisini çekecek içerikler ve formatlar üretmek gerektiğine dikkat çekti. Dijital yayıncılığa geçişin bir risk olduğunu aktaran Düzen, 1997-2021 yılları arasında ana akım medyada çalıştığından ötürü dijitalde yadırganacağını tahmin ettiğini aktarırken bunun sebebinin iki kitlenin birbirinden farklı olması olduğunu belirtti. Dijital medyaya geçmesinin riskleri olduğu kadar artılarının da fazla olduğunu vurgulayan Düzen, “TRT’de çalışırken daha fazla mesai harcıyordum bugün dijital medyada daha az çalışıyorum. Aynı zamanda kazancım da arttı.” ifadelerini kullandı. Bu sebeple Düzen, dijital medyanın daha rahat daha izleyiciye samimi gelen yönlerinin olduğunu belirtti.

‘GARY LİNEKER İLE ÇALIŞMAK İSTERİM’

Düzen, ATV kanalında çalıştığı dönemde Atina’da oynanan Yunanistan-Türkiye maçında Türkiye galip geldiğinde çok duygulandığını ve bu anı unutamadığını belirtti. Çocukluğunda Ercan Taner, İlker Yasin gibi birçok spikerin hayranı olduğunu vurgulayarak meslek hayatına atıldıktan sonra bu kişilerin bir kısmıyla çalışmaktan mutluluk duyduğunu ifade etti. Uluslararası olarak ise Gary Lineker ile çalışmak istediğini dile getiren Düzen, 2005 Şampiyonlar Ligi finali Liverpool-Milan maçında İstanbul’daki röportajların tümünün kendisinin yaptığını aktararak Rafael Benitez’in galip gelmesine rağmen mimiklerinin değişmediğini gördüğünde oldukça şaşırdığını söyledi.


Muhabir: İbrahim Özçetin, Kerem Osman Gökkür

Fotoğraf: Cansu Gülizar Hacıyakupoğlu, Erdost Özmen, Göktuğ Er