Türkiye’de E-sporun Kilit Noktaları

Kocaeli Üniversitesi İletişim Fakültesi tarafından düzenlenen İletişim Festivali kapsamında E-Spor ve Türkiye’deki Durumu Paneli gerçekleştirildi.

Bu Gönderiyi Paylaş

Panelde Kocaeli Üniversitesi  İletişim Fakültesinden Doç.Dr.Aysel Çetinkaya ve Kocaeli Üniversitesi E-Spor Kulübü Başkanı Hidayet Sağ moderatörlük görevini üstlendi. Panelde konuşmacı olarak profesyonel e-spor koçu ve menajeri Deren Ülgen, Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Öğretim Görevlisi Yasin Nuri Çakır, Severnik Medya ve Organizasyon E-Spor Eğitim Merkezi Caster ve Streamer Eğitimeni Tuna Serdar yer aldı.

Türkiye’deki e-spor kültürünü ve sistemini değerlendiren Yasin Nuri Çakır, Türkiye’deki üniversitelerde yeteri kadar eğitim verilemediğinin altını çizdi. Çakır, “Sivas Cumhuriyet Üniversitesi, Onyedi Eylül Üniversitesi ve birkaç üniversite haricinde e-spor eğitimi sağlayan üniversite yok. Belirli vakıf üniversiteleri bu eğitimi öğrencilerine veriyor. Belirli bir müfredatın olmaması da bu eğitimin sağlanamamasının en büyük nedenlerinden biri. Ayrıca Kocaeli Üniversitesinde de e-spor dersleri önümüzdeki yıldan itibaren verilmesi planlanıyor.” sözlerini kullandı.

KOCAELİ’DE E-SPOR PROJESİ

Ülkemizde Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından e-spor projesi yürütüldüğünü aktaran E-Spor Araştırmaları Merkezi Koordinatörü aynı zamanda TESFED (Türkiye Espor Federasyonu) Yönetim Kurulu Üyesi Yasin Nuri Çakır, bu proje kapsamında e-spor oyuncusu oyuncu koçu ve akademisyen yetiştirildiğini dile getirdi. Sivasspor’un iki personelinin bu projeden yetiştiğini ifade eden Çakır, Bakanlığın bu projeyi ülke çapında yaygınlaştırma kararı aldığını söyledi. Çakır, “Ülkede proje başlatma kararı alınan şehirler arasında Kocaeli’de bulunuyor. Gençleri yetiştirmek önemli çünkü insan yaş aldıkça refleksleri zayıflıyor ve e-spor oyuncusu olma ihtimali azalıyor.” diye konuştu.

“TABULARI YIKMAMIZ LAZIM”

E-spor’a karşı yapılan önyargılar hakkında konuşan Tuna Serdar, e-sporun evden yapılmasının bile tuhaf karşılandığını, bu işten para kazanan insanların olduğunu ve tabuları yıkmamız gerektiğini ifade etti. Serdar, “Bu durumları kabullenmemiz lazım. İnsanlar yeni yeni e-sporu kafasında oturtmaya başlıyor. Önümüzdeki yıllarda insanların bu düşüncelerinin değişeceğini düşünüyorum.” dedi.

TÜRKİYE’DE CASTERLIK ÇOK YENİ

Türkiye’deki e-spor yayıncılığından bahseden Tuna Serdar, caster kelimesinin e-spor dünyasında spiker anlamına geldiğini ve Türkiye’de caster sayısının çok az olduğunu söyledi. Birçok oyun yayınında anlatıcıların hep aynı kişilerden oluştuğunu dile getiren Serdar, “Ülkemizde casterlık çok yeni. Ekran karşısına çıkmak insanlara garip geliyor olabilir. E-spor eğitimiyle bu durumu biraz kırmaya başladık. Casterlık yaparken iş biraz daha ciddileşiyor ve bazı kurallara uymanız gerekiyor. Pratikle gelişebileceğiniz bir iş. Eskiden yabancı kelimeleri daha çok kullanıyorduk artık Türkçeleştirerek mümkün olduğunca Türkçe kelimeler kullanmaya çalışıyoruz. Fakat caster işine yönelim çok fazla yok.” diye aktardı.

“ORTALAMA 7-8 SAAT ÇALIŞIYORUZ”

Profesyonel koçluk ve menajerlik yapan Deren Ülgen, oyuncuların çalışmaları hakkında konuştu. Takım olarak ortalama 7-8 saat çalıştıklarını bunun içinde taktik çalışmalar ve teori çalışmaların olduğunu dile getirdi. Oyuncularının hayatlarının bu olduğunu söyleyen Ülgen, bireysel antrenmanlar, stres yönetimi ve iletişim üzerinde çalışmalar yaptıklarını ifade etti.

KADIN OYUNCULAR DAHA AZ MAAŞ ALIYOR

Kadın oyuncuların Türkiye’deki rolü hakkında konuşan Deren Ülgen, kadınların e-spor camiasında erkeklerden daha az miktarda maaş aldığını ve bu durumun çok saçma olduğunu söyledi.  Türkiye’de kadın oyuncuların reklam amaçlı kullanıldığı algısının olduğunu belirten Ülgen, bu durumu eskiden beri kırmaya çalıştığını ifade etti. Ülgen, “Kadın takımı duyurduktan sonra onlarla ilgilenmeyen kulüpler var. Sadece reklam amaçlı takım kuruyorlar. Böyle bir zihniyetin olmaması lazım.” dedi. Kadınların kendi liglerinin olduğunu fakat birkaç kulüp haricinde destek çıkılmadığını dile getiren Ülgen, son 2-3 senedir belirli iyileşmeler olduğunu ve daha umutla bakabildiğini söyledi. Önümüzdeki yıllarda kadın liginin Türkiye’de kurulabileceğini dile getirdi.

Muhabir: Oğuzhan Hafızoğlu, Göktuğ Er

Fotoğraf: Cansu Gülizar Hacıyakupoğlu