Tarih Boyunca Kocaeli

Kocaeli Üniversitesi Prof. Dr. Baki Komsuoğlu konferans salonunda ‘Nikomedia’dan Günümüze Kocaeli’nin Tarihi ve Kültürü’ programı düzenlendi.

Bu Gönderiyi Paylaş

Kocaeli’nin tarihi ve kültür mirasının ilk yıllarına götüren konferansa Prof. Dr. İbrahim Şirin, Dr. Öğr. Üyesi Oğuz Polatel ve Yazar Yavuz Ulugün katıldı. Programı sunan Doç. Dr. Bilsen Bilgili Nikomedia’dan Osmanlı’ya, Cumhuriyet döneminden seyahatnamelere kadar Kocaeli’nin anlatılacağını özetleyerek oturumu başlattı. Nikomedya’nın kuruluşundan Osmanlı’ya ve günümüz İzmit’ine kadar kültürel ve tarihsel olguların ele alındığı programda Yavuz Ulugün, “İzmit 48 yıl boyunca Roma’nın başkentliğini yaptı.” dedi. 

KOCAELİ’NİN İSİM BELİRSİZLİĞİ

Programın ilk konuşmacısı olan Yazar Ulugün, Nikomedia’nın kuruluşunu ele alarak taş tapınakların Körfez’de görüldüğünü söyledi. Anadolu krallıklarından bahseden Ulugün, Roma’da yaşayanlara Bizanslılar demenin yanlış olduğunu onların asıl olarak Rum olduğunu belirtti. Ulugün, “Pontus ise ne Rum ne de Yunan. Pontuslular İranlı’dır.” ifadelerini kullandı. Prof. Dr. Oğuz Polater, Osmanlı döneminde Kocaeli bölgesinin tarihi ve kültürü hakkında bilgiler paylaştı ve İzmit adının nereden geldiği hakkında görüşler sundu. 19.yüzyıla kadar idari anlamda ‘Kocaeli’ şeklinde anılmasına rağmen halk arasında İzmit şeklinde anıldığını aktaran Polater, “2005 yılından itibaren Kocaeli Belediyesi şeklinde idari anlamda anılıyor. Kısacası çoğu zaman siyasi anlamda Kocaeli olarak anılma söz konusudur.” diye belirtti.

KÜLTÜREL ZENGİNLİK

Bu bölgenin ilk yerleşik toplumunun Rumlardan oluştuğunu ve Rumlar’da ikinci veya üçüncü kuşakta çoğunluk olarak Müslümanlaşma görüldüğünü belirten Polater, “Ermeniler ise siyasi söylemler konusu yüzünden önem taşımaktadır. Yahudiler seyrekte olsa şehir merkezinde yerleşim göstermiştirler.” sözlerini kullandı. Polater, Oğuzlar, Kafkas muhacirleri ve diğer soyların ise çoğunlukla soyut miraslarını getirmiş olduklarını, somut mirasların çoğunun ise depremler ve sanayileşme yüzünden günümüze gelemediğini belirtti. “Kültürel mirasımız bu sebeplerden ötürü somuta göre fazlalık göstermektedir.” diyen Polater, Kocaeli bölgesinin mirasının öneminden bahsederek bölgenin yaşamış ve yaşamakta olan her ırkın kültürünü taşıyan orijinal bir yer olduğunu söyledi.

TARİHSEL ANLAMDA İZMİT

Prof. Dr. İbrahim Şirin Kocaeli’nin Cumhuriyet dönemine kadar ki kültürel tarihini seyahatnamelerle detaylandırarak konuyu tarihsel yönleriyle açıkladı. Şirin, sözlerine modern zamanın turisti ile geçmişin seyyahının aynı kefeye konulamayacağını çünkü seyyahlığın merak duygusu ile maceraya çıkan bir yolcu ve aynı zamanda bir yazar olduğunu belirterek başladı. İzmit’ten ilk defa milattan önce altıncı yüzyıl’da Periplus adlı denizcilik kitabında söz edildiğini dile getiren Şirin, İzmit’in Osmanlı zamanında yol güzergahı üzerinde olduğu için uğrak dinlenme noktalarından biri olduğunu ifade etti. Şirin, Evliya Çelebi’nin ise İzmit’i ayrıntılı bir şekilde iki farklı zamanda anlattığını ve şehrin o zamanındaki durumunu gözler önüne serdiğini aktardı. Yabancılardan ise John Tavener’ın seyahat yazısında pek çok hastalıklara iyi gelen çene suyuna dair bilgiler veren Şirin, Taverner'in İstanbul’da ki çoğu geminin İzmit’teki kerestelerden yapıldığını da anlattığını katılımcılar ile paylaştı.

MİLLİ MÜCADELE SONRASI

Şirin, milli mücadele sonrasında önemli yerlerin yangından hasar gördüğünü ve eski yapıların korunduğu bir plan geliştirilmesine rağmen ileriki dönemde patlak veren savaş yüzünden hayata geçirilemediğini söyledi. Şirin, “Potansiyeli olmasına rağmen ancak 2000’lerde turizm faaliyetleri yapılabileceği konusunda planlar yapılmaya başlandı fakat bence bunun için geç kalındı.” ifadelerini kullandı.

Muhabir: İbrahim Özçetin, Kumsal Yürek, Berkay Köymen.